Karpuz Kabuğu Denize Düşünce
Liste Fiyatı :
70,00
İndirimli Fiyat :
60,20
Kazancınız :
9,80
Havale/EFT ile :
59,60
9789944756518
1074805
https://www.kutubist.com/karpuz-kabugu-denize-dusunce
Karpuz Kabuğu Denize Düşünce
60.20
Karpuz kabugundan gemiler yapmak kimin aklina gelir? Arzu, bir “delilik” olarak tezahür ederse yönetmen karpuz kabuklarindan filmler çeker. Sinema bir cennet midir gerçekten? Salvatore 1988'de sinemanin yeni bir cennet oldugunu söylemisti (Nuovo Cinema Paradiso, Giuseppe Tornatore). Çocuk Salvatore öylesine mutluydu ki, onu cennette kollayan, koruyan bir “baba”si (Alfredo) vardi ve üstelik bu makinist “baba” kesmek zorunda oldugu sevisme sahnelerini sinema tutkunu olan bu çocukla paylasiyordu. Genç erkek için tam bir cennet! “Baba” ona makineyi nasil kullanacagini da ögretiyordu. Makinist bu görevi yerine getiremediginde Salvatore gösterimi sürdürebilirdi. Ahmet Uluçay için isler o kadar da kolay degildi, köy yerinde (ya da köylük yerde) kolay miydi “gimildak” için yanip tutusmak, insanin ancak deli olmasi gerekirdi böyle bir ise girismek için. Salvatore gibi uzaklara gitme olanagi da yoktu, “okul” köydeydi. Salvatore'ye makinist “baba”si düslerini gerçeklestirmesi için büyük kentlere gitmesi gerektigini, küçük kasabada düslerin gerçeklesemeyecegini söylüyordu. Demek ki köyde, kasabada sinema yapilamazdi, makinist “baba” bes yil sonrasini öngöremiyordu. 1993'te Türkiye'de bir “köylü” koltuk degneklerinden kanat yapacakti, ama Alfredo'nun belki de haberi bile olmayacakti. Köyün orta yeri optik düsleri gerçeklestirmek için sinemaydi ama bundan Türkiye'de kimselerin haberi yoktu. O, köyünde sessizce tablo-plânlarini bir araya getirerek filmini üretti. Parçalar birlesti ve sinema tutkusunu betimledi. Karpuz kabugu sinemaya düstü.
- Açıklama
- Karpuz kabugundan gemiler yapmak kimin aklina gelir? Arzu, bir “delilik” olarak tezahür ederse yönetmen karpuz kabuklarindan filmler çeker. Sinema bir cennet midir gerçekten? Salvatore 1988'de sinemanin yeni bir cennet oldugunu söylemisti (Nuovo Cinema Paradiso, Giuseppe Tornatore). Çocuk Salvatore öylesine mutluydu ki, onu cennette kollayan, koruyan bir “baba”si (Alfredo) vardi ve üstelik bu makinist “baba” kesmek zorunda oldugu sevisme sahnelerini sinema tutkunu olan bu çocukla paylasiyordu. Genç erkek için tam bir cennet! “Baba” ona makineyi nasil kullanacagini da ögretiyordu. Makinist bu görevi yerine getiremediginde Salvatore gösterimi sürdürebilirdi. Ahmet Uluçay için isler o kadar da kolay degildi, köy yerinde (ya da köylük yerde) kolay miydi “gimildak” için yanip tutusmak, insanin ancak deli olmasi gerekirdi böyle bir ise girismek için. Salvatore gibi uzaklara gitme olanagi da yoktu, “okul” köydeydi. Salvatore'ye makinist “baba”si düslerini gerçeklestirmesi için büyük kentlere gitmesi gerektigini, küçük kasabada düslerin gerçeklesemeyecegini söylüyordu. Demek ki köyde, kasabada sinema yapilamazdi, makinist “baba” bes yil sonrasini öngöremiyordu. 1993'te Türkiye'de bir “köylü” koltuk degneklerinden kanat yapacakti, ama Alfredo'nun belki de haberi bile olmayacakti. Köyün orta yeri optik düsleri gerçeklestirmek için sinemaydi ama bundan Türkiye'de kimselerin haberi yoktu. O, köyünde sessizce tablo-plânlarini bir araya getirerek filmini üretti. Parçalar birlesti ve sinema tutkusunu betimledi. Karpuz kabugu sinemaya düstü.Stok Kodu:9789944756518Sayfa Sayısı:221Baskı:1Basım Tarihi:2010-01Kapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:Kitap Kağıdı
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.